1 Ocak 2020 tarihi itibari ile yürürlüğe giren Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP) uygulaması ile; lastik, akümülatör, pil, madeni yağ, bitkisel yağ, ilaç, elektrikli ve elektronik eşyalar ile içecek ambalajı dâhil tüm (plastik, kağıt, cam, metal, kompozit, ahşap) ambalajlı ürün piyasaya sürenler Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP) ödemek durumunda olacaklar.
Süreçle ilgili yaşanan son gelişmelerde; Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesi Genel Tebliği (Sıra No:1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No:3), 22 Mart 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Akabinde Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığının tebliği ile, 4/4/2019 tarihli ve 30735 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesi Genel Tebliği (Sıra No:1)’nin “Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesi” başlıklı 4’üncü maddesi değiştirildi.
Son durumda, Hazine ve Maliye Bakanlığı, geri kazanım katılım payı beyan dönemlerini 2020 yılı için altı aylık, takip eden yıllar için ise üç aylık olarak değiştirdi.
2872 sayılı Kanunun ek 11 inci maddesinin Hazine ve Maliye Bakanlığına vermiş olduğu yetkiye dayanılarak Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesinin elektronik ortamda beyan edilmesi zorunluluğu getirilmiştir.
2020'de ilk ödeme 31/07/2020 tarihinin resmi tatil gününe denk gelmesi nedeniyle 4/8/2020 günü (resmi tatili takip eden ilk işgünü) saat 23.59’a kadar yapılacak.
Ocak/2020 ve Şubat/2020 dönemleri için verilmiş olan beyannameler” başlıklı GEÇİCİ MADDE 2’ya göre, Bu Tebliğin yayım tarihinden önce Ocak/2020 ve Şubat/2020 dönemleri için beyanname vermiş olanlar 2020 yılının ilk altı aylık dönemi için verecekleri beyannamelere daha önce beyanname verdikleri dönemlere ilişkin bilgileri dâhil etmeyecekler.
2020 yılı için altı aylık beyan dönemleri aşağıda belirtildiği gibi olacaktır:
Birinci dönem; Ocak-Şubat-Mart-Nisan-Mayıs-Haziran.
İkinci dönem; Temmuz-Ağustos-Eylül-Ekim-Kasım-Aralık.
PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu “Geçtiğimiz yıl plastik poşet ile başlayan, 1 Ocak 2020 itibariyle kapsamı genişleyen Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP) uygulaması pek çok sektörü yakından ilgilendiriyor. Ana amaç çevreyi kirletme potansiyeli olan ürünlerden geri kazanımı desteklemek için katkı payı almak. Kirleten bedelini ödesin yaklaşımıdır. Buna hayır diyecek kimse yoktur. Ancak burada sorulması gereken çevreyi kirletenlerin kimler olduğudur. Üretenler, piyasaya sürenler, ithalatçılar mı; bu ürünleri tüketen ve sorumsuzca doğaya bırakanlar mı yoksa geri dönüşüm altyapısını kurmayanlar mı? Şu an dünyanın gündeminde en önemli konulardan biri döngüsel ekonomi ve bunun önemli bir parçasını oluşturan geri dönüşümdür. Mevzuat gereği yüzde 100 geri dönüştürülmüş hammaddeden yapılan bir ürüne bile GEKAP bedeli ödemek gerekiyor. Geri dönüşümü desteklemek istiyorsak GEKAP Mevzuatının bununla ilgili bölümünün tekrar değerlendirilmesini arzu ediyoruz. Geri dönüşümü destekleyen bir format mevzuatın içine daha net bir şekilde konulmalı. Geri dönüştürülmüş ürün içeren mamullerle ilgili bir geliştirme yapılmasının çok önemli olduğunun altını çizmek istiyorum” dedi.
GEKAP ve depozito uygulamasının eş zamanlı hayata geçmesi gerektiğine de işaret eden Eroğlu, “Bu Mevzuatın en faydalı önemli noktalarından biri depozitodur. Depozito sistemi ise önümüzdeki sene uygulamaya koyulacak. Halihazırda depozito sistemine geçebilecek firmalar olmasına rağmen önümüzdeki seneyi beklemeleri gerekeceğinden bu sene Geri Kazanım Katılım Payını ödemek zorunda kalacaklar. GEKAP ve depozito uygulamasının aynı anda başlaması daha iyi olurdu. Böylece amacına uygunluk konusunda artı bir değer getireceğini düşünüyorum” dedi.
İTO'da gerçekleştirdiğimiz GEKAP Semineri Video Kaydı
GEKAP’daki son erteleme, süreci netleştirmeye yetmedi!
PAGEV Başkanı Eroğlu, tüketici ve üreticilerden bedel almak yerine, tüketiciye para vererek geri dönüşümü teşvik etmenin daha iyi sonuçlar vereceği görüşünü yinelediği konuşmasına şu sözlerle son verdi: “GEKAP’la ilgili muhakkak gözden geçirilmesi gereken konu ürün tanımlarıdır. Hangi ürünler için GEKAP bedeli ödeneceği net değildir. Ürün tanımı net olmayan, zor olan bir konuda firmalar birtakım riskler de alacak. Ve en önemlisi yine ekstra bir bürokrasi firmaları gerçekten yormakta, yan personel, danışman vs. gibi yeni riskler ve maliyetler ortaya çıkarmakta; ceza riskini arttırmaktadır. Firmalarımız hata yaparlarsa 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası da olan yeni bir risk ile karşı karşıya. En önemli konulardan biri de mevzuatın üreticiye getirdiği maliyetlerdir. Özellikle madeni yağlar ve su gibi belirli ürün gruplarında GEKAP bedeli ürün fiyatını %10’a kadar arttırma riski taşımaktadır. Ürün fiyat ve tiplerine göre bu bedellerin yeniden değerlendirilmesinde fayda görüyoruz. Günün sonunda bedeli tüketici ödeyecek ve bu enflasyona yansıyacaktır. Bu şekliyle çevreyi kirletenler değil daha çok dar gelirli vatandaş etkileniyor. Gerçekten kirletene ödetmek ve eğitmek esas olmalıdır”.
Eroğlu son olarak; “Bununla birlikte beyanname sürelerini kapsayan son yayınlanan tebliği ile GEKAP sürecinde yapılan erteleme üreticinin beklentilerini tam anlamıyla karşılamamıştır. Süreçle ilgili ortada olan belirsizliklerin tam anlamıyla netleştirilmesi noktasında sanayicilerin de görüş ve beklentileri daha fazla dikkate alınarak ortak istişare ile sağlıklı uygulanabilir bir model oluşturulmasının her kesimin menfaatlerine daha uygun olacağı ortadadır” dedi.
İTO'da gerçekleştirdiğimiz GEKAP Semineri Video Kaydı